''ADALETİN OLMADIĞI BİR ÜLKEDE, HİÇ BİR ŞEY YOK DEMEKTİR''
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kadınhanı İlçe Teşkilatı tarafından, CHP Genel Başkanı Kemal KILIÇDAROĞLU öncülüğünde Ankara Güvenpark’ dan başlatılan, İstanbul Maltepe Cezaevi’ nde bitecek olan Adalet Yürüyüşünün 15’nci gününde İlçe Parti Binası’nda bir Basın Toplantısı düzenlendi. CHP Kadınhanı İlçe Başkanı Av. Orçun Çanlıdağ ve Yönetim Kurulu Üyeleri tarafından Parti Binası’nda düzenlenen ‘Adalet’ konulu Basın açıklamasında Başkan Çanlıdağ şu sözlere yer verdi. ‘’ 03 Kasım 2012 yılında iktidara gelen Adalet ve Kalkınma Partisi yaklaşık 15 yıldır Türkiye Cumhuriyeti Devletinde tek başına koalisyonsuz ve sürekli olarak hükümet görevini üstlenmiştir. Demokrasilerde olması gereken çoğunluğun, azınlığının haklarını da savunması Türkiye Cumhuriyetinde bulunan tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına eşit mesafe de yaklaşması gerekmektedir. 15 yıllık süreç de AKP hükümeti %49,5’ dan daha fazla oy almamış ancak seçim kanunları gereğince tek başına iktidar olmuştur.Toplumun geri kalan çoğunluğunun da vatandaşlık haklarını da gözeterek yasama, yürütme ,yargı erklerinden, yürütme erkinin gücünü kullanarak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına karşı eşit,adil,çoğulcu yaklaşımlarla hizmet sunması gerekmektedir.Ancak yaşanan süreçte Ergenekon, Balyoz, Ayışığı ve diğer çeşitli kumpas davaları ile Türk Ordusu,Türk Yargısı,Üniversiteler,Gazetelerde kıyımlar yapılmış buradaki suçsuz insanlar hakkında tutuklama ve çok ağır şekilde cezalandırmalar yapılmıştır.Devamın da yapılan tüm tutuklama ve cezalandırmaların FETÖ terör örgütü tarafından yapıldığı tespit edilmiş ve bu suçsuz insanlar yıllarca suçsuz olarak cezaevinde kalmış,işlerinden olmuş,aileleri de kendileri ile birlikte cezalandırılmıştır.15 Temmuz sürecinde ve devamında Cumhuriyet Halk Partisi yeni kapı ruhuyla FETÖ terör örgütünün ve uzantılarının ortaya çıkarılması yargılanması ve devletten temizlenmesi için AKP Hükümetini sonuna kadar destekleme kararı almıştır. Ancak yaşanan ve gelinen süreçte FETÖ Terör örgütünü devletin tüm kurumlarına yerleştiren siyasi ayağının ortaya çıkarılması, FETÖ terör örgütünün siyasi üyelerinin uzaklaştırılması ve cezalandırılması konusunda yeterli adımlar atılmadığı kaygısı toplumda oluşmuştur.15 Temmuz hain FETÖ kalkışmasında 249 şehidimiz olmuştur ve bu şehitlerimizin tüm sorumlularının ortaya çıkarılması gerekmektedir. Toplumun beklediği de budur.
Yapılan yargılamalarda bir kısım siyasilerin akrabalarının, kadına şiddet uygulayanların, başkalarının özel yaşamına müdahale edenlerin, toplumda kişilere karşı kin öfke ile ayrımcılık yaparak şiddete yönelenlerin, ulu önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’e açık açık hakaret edenlerin önce gözaltı, tutuklama ve salıverilmeleri tekrar tepki üzerine tekrar tutuklanmaları veya salıverilmelerinin, ancak muhalif olup sırf düşünceleri ve haberleri yüzünden en ağır tedbir olarak tutuklamaların oluşturulması ,ağır cezaların verilmesi haksızlıklara neden olduğu,olması gereken hukuk uygulanmadığı kaygısını toplumda oluşmuştur.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak gerçek suçluların cezalandırılması, cezalandırılırken suçsuz bir kişinin bile haksız olarak bir gün bile cezaevinde kalmaması için adaletin çok adil ve ivedi bir şekilde dağıtılması için iktidara yardımcı olunmak istenilmiş ancak muhalefetin haklı tepkilerine karşılık muhalefet üzerinde baskılar artmıştır. Muhalefet sadece siyasi partiler, meclis, sandık değildir. Muhalefet iktidarı demokrasiye uyması için yardımcı olan kurumlardır. Özgür basın, Üniversiteler, Meslek Birlikleri, Barolar, Sivil Toplum Kuruluşları da demokrasilerde yasal sınırlar içerisinde özgürce konuşmak zorundadır ki adalet herkese uygulanması içindir.
Demokrasilerde sadece sandık da çoğunluğu elde ederek çoğunluğun azınlığa karşı tahakkümü olmamasıdır. Sandık da seçimleri kazanan siyasi partiler diğer tüm yurttaşlarını kucaklaması gerekmektedir. Devlette asıl olan liyakat ile insanların devlet kurumlarına yerleştirilmesidir.”Bana yakın tarikattan, benim üyem olan, partilim olan ve partimde aktif şekilde görev alan” şeklinde insanlarda liyakat’e bakılmaksızın devlette görev verilmesi toplumda adalet duygularını incitmiştir.15 Temmuzdan önceki süreçte KPPS, Askeri Sınavlar, Polislik Sınavları, Hâkimlik-Savcılık sınavları ve diğer tüm sınavlarda FETÖ terör örgütünün sınav sorularını kendi örgüt üyelerine sızdırdığı sınavları bu şekilde bertaraf ederek elamanlarını devletin tüm kurumlarına yerleştirdiği yaşanan olaylardan sonra ortaya çıkmıştır. Ancak şu anda yapılan yazılı sınavlardan sonra mülakat ile devlete kamu personeli alınmakta, yapılan mülakatlar da yazılı sınavdan daha çok mülakat puanlarına bakılmaktadır. Olması gereken yazılı sınavlardan sonra sınava giren Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının güvenlik ve adli soruşturmalarının yapılarak terör örgütleri veya memuriyet, işçilik yapmalarına engel durumu olmayanlarının yazılı sınav puanı ile atamalarının yapılması gerekmektedir.Ancak OHAL şartları ile birlikte çıkarılan KHK’lar ile mülakat puanlarının belirleyici olarak atamaların yapılması toplumdaki adalet duygularını incitmiştir.
Adaletin herkese eşit şekilde uygulanması, dağıtılması devletin görevidir. Devlette, yasamanın, yürütmenin, yargının anayasa ve yasaların kendisine verdiği yetkiyle hareket etmesi tüm yetkilerin bir erk de birleşmemesi gerekmektedir.Aksi halde demokrasi ve adalet sağlanamaz.Yürütmenin yargıyı taahhüm altına almaması yargının sadece anayasada yazan şekliyle tarafsız ve bağımsız değil, gerçekte tarafsız ve bağımsız olması gerekmektedir.
Toplumda adaletin herkesin kimliğine,siyasi görüşüne bakmadan eşit şekilde dağıtılmadığı kaygısı oluştuğunda toplumu bir arada tutan başka bir güç kalmayacaktır.Toplumu bir arada tutan ADALET tir.
Bu çerçevede Genel Başkanımız Sayın Kemal KILIÇDAROĞLU öncülüğünde Ankara Güvenpark’dan başlatılan, İstanbul Maltepe Cezaevi’nde bitecek olan Adalet Yürüyüşünde 15.gününde bulunmaktayız. Yapılan yürüyüş anayasa tarafından güvence altına alınan toplantı ve gösteri yürüyüş haklarından olmakta olup barışçıl bir eylemdir. Tepki gösteren kişilere karşı bile alkışlanmış genelge yayınlanmıştır. Demokrasilerde insanların hak araması evrensel kurallardandır. Olması gerekendir. Bu yürüyüşün amacı şiddet, öfke değil Adalet arayışıdır. Toplumda demokrasilerde insanların barışçıl eylemler yapması taleplerini kanunlar çerçevesinde şiddet olmadan gösterebilmesi adalet isteyebilmesi doğal olandır. Adaletin sonsuza kadar sürmesi dileklerimizle,
“Bir günlük adalet 60 yıllık ibadetten faziletlidir.” Hazreti MUHAMMET
“Adaletin olmadığı bir ülkede, hiçbir şey yok demektir.” M.Kemal ATATÜRK
Saygılarımızla.’’
Haber Yazılımı: CM Bilişim